23 Mayıs 2009 Cumartesi

Son nefeste

Müthiş maçtı kesinlikle. Bu Cavs insanı deli eder çıldırtır ama gerçekten heyecan doruktaydı. Maçın başında kontrol her zaman olduğu gibi ev sahibindeydi. 2. çeyrekte bir ara Stan Van Gundy mola aldığında skor 43-20 idi maçın en farklı skoru yani. Sonrasında hepimiz az çok Orlando'nun farkı kapatacağını tahmin ediyorduk ama son 7 dakikanın başa baş geçeceğini çoğu kimse tahmin edemezdi. Velhasıl takım bütün olarak göçtü 3. çeyrekte. Mo Williams tüm sezonun sempatisini 10-15 dakikada harcayacaktı son çeyrekte patlamasaydı.

Sorunlar her zaman olur ama bunun üstesinden gelmek bazen çok kolay olur. Bu sabah olmadı işte. Williams, LeBron, Varejao derken bütün takım rakibe çalıştı. Maçı en çok isteyense ne LeBron ne de Mike Brown'dı. En çok isteyen isim Delonte West idi. Maçın kilitlendiği bölümlerde pasları ve şutları ile takımı sürükledi adeta. Sayısal manada bunu göremeyebiliriz ama mental olarak takım liderliğini -istemeden de olsa- üstlendi. LeBron 42 dakika oynarken kendisi 45 dakika süre aldı.

Son 7 dakikadaki 7 sayısı olmasa mağlubiyetin en büyük mimarı olacaktı Maurice Williams. 42 dakika sahada kalıp bu kadar verimsiz olan oyuncu çok azdır. Mike Brown ise Williams'ı o haliyle bile sahada tutup Daniel Gibson'ı hiç oyuna almadı. İlginç bir karar. Koçların kararı tabi ki doğruya en yakındır. Zira oyuncunun antremandaki durumunu, form grafiğini, mental olarak hazır olup olmamasını bizim bilmemiz olanaksız. Ama yine de bazı anlarda Mo-Will saç baş yoldurdu. 21 şut deneyip 7 defa isabet buldu.

Gelelim Orlando cephesine yani Hidayet'e. Maç başında Lewis ve Hido beklenilenin bile çok çok altında oynadılar. Uzun süre sayı atamadılar. Sonrasında biraz açıldılar. Hele Hidayet az daha maçı kurtarıyordu hatta elinden geleni yaptı kurtarmak için. Dwight bir süre sahada gezindi durdu. İlk maçtaki 30 sayıdan eser yoktu. Maç bittikten sonra baktım 18 ribaund almış. Maçta takibi zordu tabi :) Cleveland'da Mo Williams ne kadar maçı vermeye zorladıysa Orlando'da da Alston çok zorladı. Ama Van Gundy o kadar sabredemedi.

Son söz olarak da son şuttan bahsedelim. Hido takımının maçtaki en önemli sayılarının yani son 5 sayısının altına imzasını koydu. Son şutundan sonra rakibe 1 saniyelik şans tanıdı. LeBron ise gerçekten muazzam attı üçlüğü. Sadece ben değil muhtemelen Mike Brown bile beklemiyordur girmesini. Sonrasında tabi sabah sabah evi dağıttık sevinçten. Şunu da unutmamak lazım; önemli olan kazanmaktı, yarışmak değil.

1 yorum:

Cenky dedi ki...

West yorumuna hiç mi hiç katılmıyorum. Savunmada yokları oynadı, hücumda da bir ara gözüktü sonra kayboldu. Gibson adına ise çok ama çok üzülüyorum. O kadar yetenekli bir şutör ki onu takımında istemeyecek koç çok azdır, ama nedense bu sezon Brown ile aralarına kara kedi girdi adeta. Oyunun sıkıştığı anlarda şut sokabilecek bu adamı Cavs seriyi geçmek istiyorsa oynatmalıdır.